Bir öykü: Alerji, romatizma gibi sıkıntıları
nedeni ile ilaç kullanan (Kortizon + İmuran+ 6 ayda bir kemoterapi), bronşiti, sigara
kullanım geçmişi ve birinci dereceden akrabasında akciğer kanserinden ölüm
öyküsü olan bir hasta, akciğer kanserine yakalanınca yoğun kemoterapi tedavisi
başlıyor. 3 ay civarında aralıklı kemoterapilerden sonra yapılan tetkik ve
tahliller sonucu ilk etap tedavinin yanlış planlandığı söylenip hastaya yeni
bir ilaç kombinasyonu ile kemoterapi uygulanıyor. Tetkik ve tahlil sürecinde
hastanın kan değerlerinin düştüğü; trombosit (kanın pıhtılaşmasını sağlayan)
sayısında azalma, kan gazlarında düşüş ve tedavinin beklenen yararı ile çelişen
diğer durumlar ortaya çıkıyor.
Hastanın öyküsünü bilen, rutin
ilaçlarını aldığı komşusu eczacı İmuran ve Kortizon kullanımının hala devam
ediyor olmasından şüphelenip tanıdığı doktorlara danışarak normalde bu ilaçların kanser
tanısı ile sonlandırılması gerektiğini söylüyor. Hastanın aklı iyice karışıyor. Kanser
deneyimi yaşamış ve eşi de bir bağışıklık sistemi hastalığı olan Behçet
hastalığı dolaysıyla İmuran kullanan yakınına danışıyor. Bu yakını eşinin
durumunu ve ilaçlarını da yakından izlediği için İmuran’ın bağışıklık sistemini
BASKILAYAN (zayıflatan) bir ilaç olduğunun bilincinde: “KANSER de bağışıklık sistemi zayıflığı ile ilgili; bu durumda hem
kanser, hem de Imuran + Kortizon kullanımının devamı gözden kaçmış bir durum
olabilir mi?” diye düşünerek akciğerler konusunda bir uzmana danışıyor. Uzman: “Haklısınız. Imuran ve kortizon
vücudun kansere karşı savaşını zayıflatan ilaçlardır. Ama alması gerekiyorsa
yapacak şey yok. Doktorun bilmesi yeterli “ diyor.
SONUÇ: Hasta doktoruyla konuşuyor. Bu hastanın
koşullarında Imuran ve Kortizon kullanımı sonlandırılıyor. Kemoterapi devam
ediyor.
ÖNEMLİ: Her hastanın koşulları kendine
özeldir. Yeni ilaç kullanımının planlandığı aşamalarda halen kullanmakta
olduğumuz ilaçları da uzmanlara mutlaka hatırlatalım.
Başka neler
yapılabilir?
A.Şükran
Demiralp, 24 Temmuz 2019
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder